Bayburt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Selçuk Coşkun, “İş dünyasının insan kaynakları kalitesini yükseltmek, akademi ve özel sektör işbirliğini oluşturarak eğitim dünyasına ışık tutmak amacıyla TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi’nin kurulmasına öncülük ederek akademik hayatımıza; 2001 yılından beri başarıyla yürüttüğü Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanlığı süresince Türk ekonomisine kattığı vizyon, uluslararası alanda Türk iş dünyasına yapmış olduğu öncülükle ekonomik hayatımıza ve 2014 yılında Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği tarafından yayımlanan “Kitāb-ı Dedem Ḳorḳud Alā Lisān-ı Tāife-i Oġuzân” ile Türk bilgeliği ve hikâyeciliğinin atası Dede Korkut’u yeniden gündeme taşıyarak kültür hayatımıza yapmış olduğu değerli katkılardan dolayı Sayın Rıfat Hisarcıklıoğlu’na “Yönetim ve Organizasyon” dalında “Fahri Doktora” unvanı verdik “dedi.
TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu’na Fahri Doktora Belgesi’nin verildiği tören Masat köyündeki Dede Korkut Türbesi’nin ziyaret edilmesinden sonra Bayburt Üniversitesi Yeni Kampüs Konferans Salonu’nda gerçekleşti.
Törene Bayburt Valisi Yusuf Odabaş, Bayburt Milletvekili Bünyamin Özbek, Belediye Başkanı Mete Memiş, Bayburt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Selçuk Coşkun, SOCAR Türkiye Başkanı Kenan Yavuz, Bayburt Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İbrahim Yumak, STK temsilcileri, bazı daire amirleri, Kırgız akademisyenler, Bayburt Üniversitesi akademisyenleri ve öğrenciler katıldı.
Saygı duruşunda bulunulmasından ve İstiklal Marşı’nın okunmasında sonra Bayburt Üniversitesini tanıtan video gösterildi.
Törende konuşma yapan Bayburt Belediye Başkanı Mete Memiş, Dede Korkut Kitabı’nın hazırlanmasında dolayı TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu’na teşekkür ederek, “Hepimiz biliyoruz ki medeniyet tasavvuru olmayan insanlar geçmişten beslenip geleceği inşa edemezler. TOBB’un bize çözüm önerisi olarak sunacakları fikirleri rehber edinerek bu anlamda Bayburt’umuzu inşallah geleceğe taşıyacağız. “dedi.
Bayburt Valisi Yusuf Odabaş ise dört asır önce yazılmış Dede Korkut hikâyelerinin kültür emperyalizminden dolayı dilimize yeni kazandırıldığını belirterek TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu’na Dede Korkut Kitabı’na gösterdiği gayretinden ve çalışmasından dolayı teşekkür etti. Odabaş, “Gençlerimiz artık kendi lisanlarıyla, kendi dilleriyle, kendi yazılarıyla, eski Osmanlıca yazılarıyla birlikte bu eseri okuyabilecek. Bu doktora ünvanından dolayı Bayburt Üniversitesi’ne teşekkür ediyorum “diye konuştu.
DEDE KORKUT, BİR HİKÂYE KİTABI DEĞİL, ÂDETA BİR SİYASETNAMEDİR
TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu ile ilgili sunumun ardından konuşan Bayburt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Selçuk Coşkun, Bayburt Üniversitesinin sürekli gelişen bir üniversite olduğunu belirtti. Rektör Coşkun, ” Öğretim elamanımız 300’ü, öğretim üyesi sayımız 80’i aştı. Araştırma merkezi sayımız altı oldu. Bizim üniversitemizin en önemli özelliklerinden birisi Türkiye’nin en güvenli ve en huzurlu üniversitelerinden birisi olmasıdır. Bayburt Üniversitesi Türkiye’nin bütün bölgelerinden öğrenci çeken bir üniversitedir. Karadeniz yüzde 22, Ege yüzde 8, geri kalan bütün bölgelerden yüzde 10, yüzde 12 civarında öğrencimiz bulunmaktadır. Dolayısıyla kültürler arası etkileşim, sosyalleşme adına hem şehrimizde okuyan öğrencilerimizin Bayburt’un sosyal hayatına katkıları söz konusu hem de Bayburt’un onların gelişimine katkısı söz konusudur. Ben Bayburt’u bir kentten ziyade bir şehir olarak görüyorum. Bazı şehirler, köklü bir kültüre ve bu kültürü yücelten manevi mimarlara ev sahipliği yapmanın haklı gururunu yaşarlar. Bu şerefe sahip olan şehirlerden biri olan Bayburt, Anadolu’nun kadim şehirlerinden biri olma özelliğini tarihinin hemen her döneminde korumuştur. Nitekim Anadolu’nun Türk yurdu olma yolunda verdiği Oğuz mücadelelerini destansı bir biçimde anlatan Dedem Korkut, bu diyarlarda yaşamış, yaşatılmış bir bilgedir. Nesilden nesile, kulaktan kulağa anlatılan hikâyelerinde Dedem Korkut, Bayburt ve çevresinin tarihini de anlatmıştır. Türk edebiyatının mümtaz uzmanlarından biri olan Prof.Dr. Kaya Bilgegil hocanın önemli bir tespiti var. Belki kayda geçmemiştir ama bu şifahi bir duyumdur. İfade aynen şudur: ‘Şu Bayburt’tan Dede Korkut kitabından fırlamış gibi adamlar çıkar. O, bir hikâye kitabı değil, âdeta bir siyasetnamedir “dedi.
‘Onun torunlarına onu tanıtmak, onun dilinden genç nesillere tarihi yolculuğu yaşatmak için bütün imkânlarımızı seferber etmeliyiz ’diyen Rektör Coşkun, konuşmasına şöyle devam etti:
DEDE KORKUT BİLİM, FİKİR VE SANAT ÖDÜL TÖRENLERİNİ BAŞLATIYORUZ
“Bu manada mütevazı bazı adımlarımız var: Son yirmi yıldır Bayburt’ta Dede Korkut Şenlikleri düzenleniyor. Üniversitemizin yerleşkesinin adı Dede Korkut yerleşkesidir. Türkiye Yazarlar Birliği Ödül töreninde belirttiğim üzere bundan sonra her yıl düzenlemeyi düşündüğümüz Dede Korkut Bilim, Fikir ve Sanat Ödül törenlerini başlatıyoruz. Bundan sonra her yıl bunu düzenli bir şekilde yapacağız. Sayın başkanım TOBB olarak sizleri de partnerimiz olarak görmek istiyoruz. Yine bu yıl Bayburt Üniversitesi bünyesinde 18-22 Mayıs tarihleri arasında Uluslararası Dede Korkut Sempozyumu düzenliyoruz. Ufku âtide, ama kökü mazide ve Bayburt’a entegre olmuş bir üniversite olarak, Masat köyünde Oğuz Bayrağını dalgalandıran Dede Korkut’umuz ile bütün Oğuz diyarlarına el verme, bel verme ve birlik olma adımlarını atacağız. ”
TOBB BAŞKANI HİSARCIKLIOĞLU BİR AHİ OLARAK KÜLTÜREL MİRASIMIZA SAHİP ÇIKMIŞTIR
“Ata yurdu Orta Asya’dan, Kırgızistan diyarından daha dün Üniversitemize teşrif eden Kırgız öğretim üyelerimiz, kardeşlerimiz el birliğimizin en somut örnekleridir. Onlara buradan tekrar hoş geldiniz diyorum, safalar getirdiniz. TOBB Başkanı Saygıdeğer Rifat Hisarcıklıoğlu Beyefendi’yi Bayburt’ta görmekten, onu misafir etmekten onur duymaktayız. Rifat Bey, nazarımızda ahi geleneği içinde yoğrulmuş Kayseri’den yetişmiş köklerine bağlı ve bu bağlılıktan onur duyan modern bir “Ahi” gibi görünmektedir. Nitekim TOBB olarak Ahilik geleneğinin günümüzdeki temsilcisi ve mirasçısı olarak, kültürel mirasımıza sahip çıkmış; Türk özel sektörünün çatı kuruluşu olmanın sorumluluğuyla kadim kültürel değerlerimizden her sene, önemli bir eseri, daha önce benzeri olmamış içerikte ve kalitede hazırlayıp yayımlatmışlar, bunları hem yurtiçinde hem de yurtdışında dağıtarak, kültürümüzün tanınmasına ve yayılmasına hizmet etmişlerdir. Bu yıl da, Türk edebiyatının kadim destanlarından, Oğuz Türklerinin büyük destanı Dede Korkut Kitabı’nın tıpkıbasımını gerçekleştirmişlerdir. ”
DEDE KORKUT ESERİ TÜRK MİLLETİNE VE GELECEK NESİLLERE BİR MİRAS OLARAK KALACAKTIR
“Prof. Dr. Fuat Köprülü, eserin değerini “Bütün Türk Edebiyatını terazinin bir gözüne, Dede Korkut Destanı’nı öbür gözüne koysanız, yine Dede Korkut ağır basar” diyerek ifade etmiştir.
Kitabın orijinali, Oğuz Türkçesi anlatımıyla Osmanlıca kaleme alınmıştır. Maalesef ecdadın bu emanetine yeterince sahip çıkılmamış, bugün bu eserlerin orijinal nüshalarından biri Kitāb-ı Dedem Ḳorḳud Alā Lisān-ı Tāife-i Oġuzân, /Oğuz Topluluğunun Dilinden Dede Korkut Kitabı Almanya Dresden’de bulunmuş ve tıpkıbasımı yapılmıştır.
Çok uzun ve yoğun bir çalışmadan sonra ortaya çıkan bu eser Bayburt başta olmak üzere bütün ilim dünyasında büyük bir muhabbetle karşılanacaktır. Eser içerisindeki orijinal minyatürler, gerek açıklamalı anlatımlar, gerekse sadeleştirilirken benimsenen üslup, her yaşta insanımızın anlayacağı, başladığı zaman elinden bırakamayacağı bir eser olarak Türk milletine ve gelecek nesillere bir miras olarak kalacaktır. ”
“İş dünyasının insan kaynakları kalitesini yükseltmek, akademi ve özel sektör işbirliğini oluşturarak eğitim dünyasına ışık tutmak amacıyla TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi’nin kurulmasına öncülük ederek akademik hayatımıza; 2001 yılından beri başarıyla yürüttüğü Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanlığı süresince Türk ekonomisine kattığı vizyon, uluslararası alanda Türk iş dünyasına yapmış olduğu öncülükle ekonomik hayatımıza ve 2014 yılında Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği tarafından yayımlanan “Kitāb-ı Dedem Ḳorḳud Alā Lisān-ı Tāife-i Oġuzân” ile Türk bilgeliği ve hikâyeciliğinin atası Dede Korkut’u yeniden gündeme taşıyarak kültür hayatımıza yapmış olduğu değerli katkılardan dolayı Bayburt Üniversitesi Sayın Rıfat Hisarcıklıoğlu’na “Yönetim ve Organizasyon” dalında “Fahri Doktora” unvanı vermeyi uygun görmüştür. Bu karar senatomuzun oy birliği ile alınmıştır. Hayırlı olsun”
Rektör Coşkun daha sonra TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu’na fahri doktora cübbesini giydirdi ve fahri doktora diploması ile Bayburt Üniversitesi Senatosu’nun kararını takdim etti.
TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu ise fahri doktora cübbesini Bayburt’ta giydiğinden dolayı çok heyecanlı olduğunu belirterek konuşmasına başladı.
Hisarcıklıoğlu, “Ben kendimi manen Bayburtlu hissederdim. Bayburtlu olduğumuzun en son göstergesi fahri doktora beratını almakla oldu. Bunu bana kazandırdınız. Bu benim için, ailem için, çocuklarım için büyük bir onur. İnşallah Bayburt’a, Bayburtlu’ya, Atam Korkut’a layık bir evlat olarak devam ettirebilirsem ne mutlu. Çok teşekkür ediyorum. Bu cübbeyi burada giymenin, fahri doktorayı burada almanın üç büyük anlamı var. Birincisi bunu Bayburt’tan almak. Bayburt dediğimiz zaman bütün Türkiye’de akla mertlik gelir, dürüstlük ve namuslu insanlar gelir. Bu açıdan bu benim için büyük bir onur. Bunu hamaset olsun diye söylemiyorum; çünkü ben iş hayatının içinden geliyorum. İş hayatı içerisinde yaşarken gördüğüm insanları tanıyorum. Bayburtlu ile iş yaptığım için biraz önce söylediğim sıfatların hepsi Bayburtlu da var. Hepsinden önemlisi Korkut Ata ile de hemşeri olmak benim için büyük onur. İkinci anlam bunu genç bir üniversite olan Bayburt Üniversitesinden almak. Genç bir üniversite olmasına rağmen, adından söz ettiren bir üniversite. Geçtiğimiz yıl felsefe alanındaki bir hocamız Yılın Fikir Adamı seçildi. Matematik bölümünden bir hocamız Uygulamalı Matematik alanında en başarılı bilim adamlarında biri seçildi. Bunlar üniversitemizin başarı hikayeleri. Valimizin, rektör hocamızın vizyonuyla hızla gelişten bir üniversite. Kısa sürede sayısı da 15 bini bulacak ki bunu çok rahatlıkla yapabilecek bir kapasitesi de var. Müthiş vizyonundan dolayı değerli rektör hocamı da kutluyorum. Gelecekte Bayburt Üniversitesi kendi adından söz ettirecek bir üniversite olacak. Bayburt Üniversitesi kendi köklerine sahip çıkıyor. Dede Korkut Şenliklerine yeni bir format kazandırması o şenlikleri maddi ve manevi olarak bir araya getirdiği için Bayburt Üniversitesini kutluyorum. Bu, Dede Korkut’un daha fazla önerilmesi ve Bayburt’un Dede Korkut ismiyle markalaşması için çok önemli. Benim için üçüncü anlamı bu fahri doktorayı Dede Korkut çalışmalarından dolayı almış olmak. “dedi.
BU BENİM İÇİN BÜYÜK BİR ONUR OLDU
‘Ne kendi değerlerimizi biliyoruz ne de elimizdeki değerleri biliyoruz’ diye konuşan Hisarcıklıoğlu şöyle devam etti: ” Kendi değerlerimize sahip çıkamamak en büyük hastalığımız, eksikliğimiz. Bizim kendi eserimiz, kendi tarihimiz, kendi örfümüz. Nerede bu kitaplar biliyor musunuz? Biri Vatikan kütüphanesinde, biri Dresden kütüphanesinde. Kendi tarihimizi öğrenebilmek için Vatikan hükümetinden veya Alman hükümetinden izin alacaksınız, 18 ay uğraşacaksınız, tıpkıbasım hakkını alıp basarak ilk defa bu işi gerçekleştireceksiniz. Bu benim için büyük bir onur oldu. Bundan dolayı fahri doktora unvanına layık görülmekten dolayı sizlere teşekkür ediyorum hocam.
DEDE KORKUT KİTABI TÜRK TARİHİNİN DAMITILMIŞ BİR HALİDİR
” Ne zaman ki Dede Korkut kitabının basımını gerçekleştirelim mi diye tartışmaya başladık, aslında anladık ki bu eser Türk tarihinin kitabı. Türk tarihini öğrenmek istiyorsanız Dede Korkut’u okuyacaksınız. Bu Türk’ün hikâyesi. Hocam güzel söyledi. Fuat Köprülü hoca diyor ki terazinin bir kefesine Türk tarihini koy, bir kefesine de Dede Korkut’u koy. Bu kitabı okursanız Türklerin yaşadığı coğrafyayı görürsünüz, atalarımızı görürsünüz. Kültürümüzü, örfümüzü ve adetlerimizi öğrenirsiniz. Devlete nasıl bakıldığını, millete nasıl bakıldığını, dine bakış açısının nasıl olduğunu görürsünüz. Türklerin aslında anaya, babaya, kardeşe, aileye, çocuğa, dosta, düşmana bakışını öğrenirsiniz. Dede Korkut kitabı Türk tarihinin damıtılmış bir halidir. O yüzden üniversitemiz de buna sahip çıktığı için teşekkür ediyorum. Dede Korkut, büyüklere öğütlerin olduğu bir kitaptır. Bizim alıntı yapacağım yer, kitap Dede Korkut’tur. ”
DEDE KORKUT KİTABININ İÇİNDE GİRİŞİMCİLİK İLE İLGİLİ HER ŞEY VAR
“Dede Korkut kitabında, devlet adamının, işadamının, işkadınının, yöneticinin, bir gencin ‘bana burada bir ışık var mı’ sorusu için her şey var. Benim işim girişimcilik, girişimcilikle ilgili de her şey var burada. Tarih kitabının içinde girişimcilik ile ilgili her şey var. ” dedi.
Hisarcıklıoğlu, kendi hayatından ve mesleki tecrübelerinden kesitler sunarak üniversite gençliğinin girişimcilik alanında hayaller kurmasını ve bu hayal için çalışarak cesaretle onları hayata geçirmesiyle başarılar elde edeceklerini vurguladı.
Bayburt Polis Meslek Yüksek Okulu (PMYO) Müdürü Adnan Oran tarafından TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu’na Bayburt PMYO’na yaptırmış olduğu spor salonu için buket takdim edildi. TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu ise Bayburt Üniversitesi Rektörü Prof.Dr.Selçcuk Coşkun’a ve PMYO Müdürü Adnan Oran’a Dede Korkut Kitabı hediye etti.
Kokteylin ardından Gazi Üniversitesi Moda Tasarım Öğretmenliği Bölümü mezunu Hatice Yaşaroğlu’nun ehram ürünlerinden yaptığı eserlerin serginin gezilmesiyle tören sona erdi.