Siyasetin ısınmaya başladığı ve seçimlere 10 gün kalan bu günlerde, feraset sahibi Bayburt halkının sağ duyusu siyasete hakim durumda. Gerek toplumda bulamadıkları karşılık nedeniyle gerekse hap soldukları kısır siyaset nedeniyle savrulan MHP’nin son zamanlarda yaptığı basın açıklamaları siyasi havayı gererek oy alma arzuları manidardır. Herkes şunu bilmelidir ki bu toplum sağ duyu ile bu seçimi de atlatacaktır.
Biz Bayburt’uz ayrımız gayrımız yoktur, kimseyi de ötekileştirmedik ötekileştirenlere de izin vermeyiz. Nitekim bu halk %80 ile Milletin Cumhurbaşkanını bağrına basmıştır. Bu %80’nin içerisinde MHP’ye, Saadet partisine, Büyük Birlik Partisine gönül vermiş birçok insanımız vardır. Biz tüm Türkiye’yi kucakladığımız gibi tüm Bayburt’u da kucaklıyoruz.
Bu halk size Başbakan olma iktidar olma yolunu açtı, ama siz bu ülkeyi yönetme cesareti gösteremediniz. Bu millet size emanetini teslim ettiğinde, Fazilet Partisi ve Doğruyol Partisi ile hükümet kurabilecekken, naptınız DSP’ye Başbakanlığı hediye edip 28 Şubat sürecinin devam etmesinde payanda oldunuz. Bu milletin karşısına “ürkeklere değil, erkeklere oy verin” diye çıktınız, başörtüsünü çözeceğiz, imam-hatiplerinin önünü açacağız okullarda kur-an dersi verilmesinin önünü açacağız dediniz. Ne mi yaptınız; başörtüsünün meclisten kovulmasına hatta ülkeden çıkarılmasına seyirci kaldınız. Bırakın ilkokul dörtten itibaren Din dersi ve 7. sınıftan itibaren Kur-an dersi peygamber efendimizin hayatı seçmeli ders olacak demenize rağmen, 8 yıllık eğitimi bitiremeyenlerin kuran kursuna gitmesini bile yasaklayan yasaya evet dediniz. Kısacası milletin dini ve milli hassasiyetlerine sahip çıkamadığınız gibi birde yasaklanmalarına destek oldunuz. Anadolu da kurt Mecliste Rahşan hanımefendinin yanında kuzu oldunuz. Siz milletin size verdiği emaneti CHP zihniyetinize teslim ettiniz. Önce kendinizle hesaplaşın sonra, Ak Partiyi eleştirin, 20 Mayıs 2000 Devlet Planlama Teşkilatı sosyal tesisleri ile ilgili bir genelge yayınlanır ne acıdır ki bu genelgenin 8. Maddesinde “Sitelerimizde konaklayacak olanların site içinde çağdaş ortama uygun kıyafetler ve davranışlar içinde bulunmaları gerekmektedir… Çarşaf, türban, tesettür ve benzeri kıyafetler yasaktır… Siteye evcil hayvan getirilemez…” o dönemde DPT Devlet Bahçeliye bağlı değil miydi? Çocuk katili apoyu asabildiniz mi? Uyum gereği(!) hükümet ortaklarıyla idam kararını aylarca başkanlıkta bekletmediniz mi? Birçok söylenecek sözümüz var. Söylenecek çok şey var ama Ak Parti bunlara takılmaz millete hizmet yapar.
İktidarınızda Bayburt’u Türkiye ye çakılı bir çiviniz yok. Sayın MHP İl başkanı Bent köprüsü yaptık demiş. Emin olun ki, bu millete bir hizmet yapan misliyle karşılığını görür. Ve yaptığınız o köprüden gecen her vatandaş size dua ediyordur. Keşke başka köprülerde yapabilseydiniz.
Bu millet hizmet yapanları, milli ve manevi duygularına sahip olanları görüyor. Çay bahçesine toplanıp sadece milliyetçilik kısır döngüsü içerisinde debelenerek oy toplayacağınızı zannediyorsanız yanılıyorsunuz. Milliyetçilik vatan bölünüyor hezeyanı içerisinde vatandaşı kandırmaya çalışmak değildir. Milliyetçilik, kop tüneli yapmaktır, araklı tüneli yapmaktır, Bayburt’umuza barajlar göletler yapmaktır, halkına değer vermektir, engelli, yaşlı, dul ve yetimine sahip çıkmaktır. Milliyetçilik yatağa bağımlı hastasını hastaneye kadar yormadan evinde tedavi edebilmektir.
Milliyetçilik Karadan gemileri yürüten Fatih’in torunu olabilmek, deniz altından trenler geçirebilmek, deniz altına katlı tüneller yapabilmektir. Milliyetçilik, dünyanın en büyük havalimanını yapabilmektir. Milliyetçilik, uzaya uydu fırlatmak, helikopter yapabilmek, uçaklar, tanklar yapabilmektir. Milliyetçilik bu milletin emanetine sahip çıkabilmek, başka partilere baston olmak değil, milletin partisi olmaktır.
Milliyetçilik, Erzurum’da ip atıp, Ankara’da ip atlamak değildir. Milliyetçilik, Çorum’da türban için kurt kesilip, Ankara’da kuzu olmak değildir. Milliyetçilik, başörtüsü ile evcil hayvanları aynı muameleyi yapmak değildir. Milliyetçilik, “ya sev ya terk demek” değildir, Türk’ün Kürdün, Laz’ın Çerkez’in bir arada huzurla yaşayacağı yeni Türkiye’yi inşa etmektir. Milliyetçilik, eski Türkiye’yi özlemek hiç değildir. Merhum Alparslan Türkeş’in kemiklerini sızlatıyorsunuz, merhum yeni Türkiye’nin inşası için Başkanlık Sistemi bu ülke için elzem derken, siz eski Türkiye özlemi çekiyorsunuz. Bu ne yaman çelişkidir. Siz bizim Osmanlıdan rahatsız olduğumuzu söylüyorsunuz ancak, siz daha kendi fikirlerinize sahip çıkamıyorsunuz, Osmanlıya mı sahip çıkacaksınız.
Bayburt halkı, sokak dedikodularıyla size oy vereceğini düşünüyorsanız bu halkımıza yapılacak en büyük haksızlık hatta hakarettir. Bu milleti küçük görmeyi bırakın, millet düşünemez biz düşünürüz millet anlamaz biz biliriz düşüncesinden vazgeçin. Siz bu millete neler yaptığınızdan bahsedin neler yapacağınızdan bahsedin. Yapacağınız bir şey yoksa da hayalinizde mi yok.
Bayburt halkı 7 Haziran seçimlerinde milletin adamlarına yine en büyük desteği verecektir bundan şüpheniz olmasın. Buradan tüm Bayburt’umuza seçimlerin hayırlı olmasını diler, sevgi ve muhabbetlerimi sunarım.