Bayburt Üniversitesinin yanısıra Başbakanlık Atatürk Kültür, Dil Tarih Yüksek Kurumu Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığı, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Kurumu Unesco Türkiye Milli Komisyonunun paydaş olduğu sempozyum 7 oturum şeklinde gerçekleşti. Oturumlarda toplam 23 tebliğ sunuldu.
Genel değerlendirme oturumunun kapanış konuşmasını yapan Bayburt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Selçuk Coşkun, iki gün içerisinde “Düşünce Hayatımızda ve Kültürümüzde Dede Korkut Sempozyumu”nda çok kıymetli tebliğlerinin sunulduğunu ifade etti.
DEDE KORKUT’U GÜNÜMÜZE, HAYATA NASIL TAŞIYABİLİRİZ? KONUSUNU TARTIŞABİLİRİZ
Rektör Coşkun, “ Üniversitelerin bir takım fonksiyonları var, milletlerin de bazı kültürel kodları var. Bu kültürel kodları oluşturan sembol şahsiyetler var. Üniversitelerin bu sembol şahsiyetleri olduğu gibi tespit etmek gibi görevleri de var. Üniversitelerin tarihi olan bu sembol isimlerin hayatın içerisine çekilmesi, taşınması gibi de bir görevi var. Dede Korkut metnini anlayacağız ve ‘Dede Korkut, bugün bizim için ne ifade ediyor? Türk gençliğine Dede Korkut adına neler aktarabiliriz? Hangi telkinlerde bulunabiliriz?’ soruları da bizim dertlerimizden bir başkası olması gerekir diye düşünüyorum. Bu anlamda bu sempozyumun önemli olduğunu düşünüyorum. İkinci adımda eğer uygun görürseniz, eğer ilgilenen arkadaşlarımız varsa ‘Dede Korkut’u günümüze, hayata nasıl taşıyabiliriz?’ konusunu tartışabiliriz. Dede Korkut ile ilgili kimin çalışması varsa biz Bayburt Üniversitesi olarak onu alanında uzman birisinin okuması şartıyla bastırabiliriz ”dedi
Emekli Öğretim Üyesi dilbilimci Prof. Dr. Mertol Tulum ise metinlerdeki filolojik yanlışlıklara dikkat çekerek, bunları verdiği örneklerle açıkladı.
DEDE KORKUT’UN BİR TERCÜMESİNİ BİR YIL İÇİNDE SİZLERE SUNACAĞIM
Tulum, “Bütün bildirilerden istifade ettim. Her bildiriyi sunan arkadaşımız, Dede Korkut hikayelerine açtığı başka bir pencereden baktı ve o pencereden farklı şeyler gördüğünü bize anlattı. Bunların içerisinde yanlış okumalar ve anlamalar var ise bunların kabul edilmesi hiçbir zaman mümkün olamaz. Bir metin okumak onunla konuşmak demektir. Ben Dede Korkut hikayelerindeki metinleri en küçük birimine kadar çözmeye çalışarak tam anlamaya gayret edeceğim. Dede Korkut metni, gerçekten de emsalsiz. Pek çok yönden emsalsiz. Özellikle bir çok arkadaşımızın farklı pencerelerden yaptıkları yorumlar da gerçekten malzemesini veren bir metin olarak acaba hala doğru okunmamış bir metin ise – ki ben bunu iddia ediyorum, pek çok yeri okunmamıştır, doğru anlaşılmamıştır- bu metin üzerinde acaba bu türlü yorumları yapmak da biraz acele etmiyor muyuz? Aşırı yorumlardan henüz uzak durulması gerektiğini düşünüyorum. Çalışmalarımızı hala metni anlama kodunda geliştirmemiz gerektiğini düşünüyorum. Ben, Dede Korkut’un anlayabildiğim ve derinliklerine inebildiğm kadarıyla bir tercümesini bir yıl içinde sizlere sunacağım ”şeklinde konuştu.
Ege Üniversitesinden Prof. Dr. Metin Ekici ise sempozyum dolayısıyla mükemmel bir düzenleme gerçekleştirdikleri için Bayburt Üniversitesi Rektörlüğüne ve Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığına teşekkürlerini iletti.
BU SEMPOZYUMDAKİ BİLDİRİLER ÖNEMLİ BİR ADIM OLACAKTIR
Ekici, “ Bayburt, gerçekten layık olduğu, özünde bulunan geleneksel misafirperverlikle bizleri bağrına bastı. Sempozyumda anlatılan tüm düşünceler, fikirler yeni ışıkların, yeni pencerelerin açılmasına sebep oldu. Bütün bunlar, Türk kültürünün, Türk edebiyatının, Türk tarihinin geliştirilmesi adına genç kuşaklara yeni pencereler açacaktır. Dede Korkut ve Dede Korkut’un şahsı etrafında oluşturulan kitabından hareketle bütün Türk kültüründe ve Türk edebiyatında yeni eserlerin, yeni düşüncelerin yaratılmasında bu sempozyumdaki bildiriler önemli bir adım olacaktır. Bayburt Üniversitesi, Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığı işbirliğiyle bu noktada bir tarih düşmüştür. Herkes iki gün içerisinde sunulan bu bildirileri ve toplantıyı her zaman anacaktır diye düşünüyorum. Bu bildirilerin dil, edebiyat, sanat, tarih, halkbilim yönü vardı. Dede Korkut kitabının farklı yönlerinin değerlendirilmesi vardı. Bildiri hazırlanırken tavsiften ve tanımdan çok, kuramsal bir üretim, teorik bir zemin oluşturmak, tavsifi bilgiler yerine gerçekten yenilik açacak, çığır açacak söylemler oluşturmak son derece önemli ”diye konuştu.
Sempozyumun ilk oturumunun başkanlığını Başbakanlık Atatürk Kültür, Dil Tarih Yüksek Kurumu Atatürk Kültür Merkezi Başkanı Prof. Dr. Turan Karataş yaptı. Bu oturumda Çukurova Üniversitesinden Prof. Dr. Erman Artun, Dede Korkut Hikâyelerinde Eski Türk Kültürü Kodlarının İzleri; Karadeniz Teknik Üniversitesinden Prof. Dr. Kemal Üçüncü, Türk Sözlü Kültür Geleneği Perspektifinden Dede Korkut Metinlerinin Görünümü; Ege Üniversitesinden Prof. Dr. Metin Ekici, Unesco İçin Dede Korkut’un Önemi tebliğlerini sundu.
İkinci oturumun başkanlığında ise Ardahan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ramazan Korkmaz bulundu. Oturumda Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mertol Tulum, Filolojik Çalışma Alanı Açısından Dede Korkut Hikayeleri; Atatürk Üniversitesinden Prof. Dr. Kazım Köktekin, Dede Korkut Oğuznamelerinde Arkaik (Eskicil) Fiiller; Anadolu Üniversitesinden Doç. Dr. Mehmet Mahur Tulum, Dede Korkut Metni Neşirlerinde Geçen engeş-/engiş- ve büre/püre Üzerine sunumlar gerçekleştirdi.
Üçünü oturum Ege Üniversitesinden Prof. Dr. Metin Ekici yönetiminde gerçekleşti. Erzincan Üniversitesinden Prof. Dr. Turgut Karabey, Dede Korkut Mukaddimesine Dair; Gazi Üniversitesinden Prof. Dr. Naciye Yıldız, 20. Yüzyıl Kazak Halk Akını Köşen Eleyov’un 700 Mısralık Korkıt Destanı; Yıldız Teknik Üniversitesinden Doç. Dr. Vefa Taşdelen, Kratylos Diyaloğu ve Dede Korkut Hikayeleri’nde Adların Anlamı Üzerine konularındaki tebliğlerini katılımcılarla paylaştı.
Dördüncü oturumun başkanlığını Erzincan Üniversitesinden Prof. Dr. Turgut Karabey yaptı. Oturumda Gazi Üniversitesinden Prof. Dr. Gıyasettin Aytaş, Dede Korkut Kimliği Etrafında Anlatılan Hikayelerde Majı Oluşturan Unsurların Bağlam İlişkisi; Gazi Üniversitesinden Prof. Dr. İsmet Çetin, Dede Korkut/ Korkut Ata Ve Müziği; Kırıkkale Üniversitesinden Doç. Dr. Sema Önal, Dede Korkut Masallarında Muhayyile Ve Tarihsel Bilgi; Atatürk Üniversitesinden Yrd. Doç. Dr. Ahmet Özgür Güvenç, Dede Korkut Kitabı’ndaki Kahramanların Yazınsal Süreçteki Değersel Dönüşümü tebliğlerini sundu.
22 Mayıs 2015 Cuma günü başlayan beşinci oturumu ise Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mertol Tulum yönetti. Oturumda Bayburt Üniversitesinden Doç. Dr. Hamdi Güleç, Dede Korkut Hikayelerinde “Bayburt” Ve “Toplum Yapısı”; Erzincan Üniversitesinden Yrd. Doç. Dr. Necdet Tozlu, Dede Korkut Hikayelerinden Kam Püre’nin Oğlu Bamsı Beyrek Hikayesi İle Bayburtlu Ağlar İrşadi Baba’nın Yusuf İle Züleyha Hikayesinin Benzerlikleri Üzerine ; Özlem Ünalan ise Dede Korkut’taki Veli Tipi Bağlamında Bayburtlu Velilere Atfedilen Menkıbeler konularında sunumlar yaptı.
Altıncı oturuma Atatürk Üniversitesinden Prof. Dr. Kazım Köktekin, başkanlık etti. Oturumda Ahi Evran Üniversitesi’nden Doç. Dr. Selahaddin Bekki, Dede Korkut Kitabı Araştırmalarının 100 Yıllık Tarihi Ve “100 Temel Eser” Kapsamında Yayımlanan Dede Korkut Hikayeleri Kitaplarının Niteliği Üzerine Bir Değerlendirme; Gazi Üniversitesinden Yrd. Doç. Dr. Mehmet Kara, Dede Korkut Hikayelerindeki Söz Varlığının Derleme Tabanlı İncelenmesi; Kafkas Üniversitesinden Yrd. Doç. Dr. Kürşat Öncül, Siyasal Çatışma Kavramını Dede Korkut’taki Bir Hikaye Üzerinden Yeniden Okumak adlı tebliğlerini sundu.
Yedinci oturum olan son oturumu ise Çukurova Üniversitesinden Prof. Dr. Erman Artun yönetti. Oturumda Ege Üniversitesinden Prof. Dr. Metin Ekici, Oğuz Kağan’dan Boğaç Han’a Türk Kültüründe Boğa; Gazi Üniversitesinden Doç. Dr. Pervin Ergun, Türk Kültüründe Koyun-Koç Kültürü Ve Dede Korkut Kitabına Yansımaları; Pamukkale Üniversitesinden Prof. Dr. Milay Köktürk, Dede Korkut’ta Doğa Tasarımı; Muğla Üniversitesinden Yrd. Doç. Dr. Ümral Deveci, Doğa Kültür Karşıtlığı Bağlamında Basat’ın Tepegöz’ü Öldürdüğü Boyu sunumlarını yaptı. Tebliğlerin sonunda katılımcılara katılım belgeleri takdim edildi.
Sempozyum hatıra fotoğrafının çekilmesiyle sona erdi.