Bayburt’ta kültür ve turizm çalıştayı

Maliye Bakanı Naci Ağbal’ın talimatı ile Bayburt’ta kültür ve turizm çalıştayı yapıldı. Bayburt Valisi Yusuf Odabaş başkanlığında Şair Zihni Kültür Merkezi’nde yapılan toplantıya Belediye Başkanı Mete Memiş, Vali Yardımcısı Recep Höl, İl Genel Meclis Başkanı Yusuf Elçi, daire amirleri ve sivil toplum kuruluşları katıldı.

Bayburt’taki turizm potansiyeli ortaya çıkarmak ve öncelikli yapılması gerekenler hakkında Kültür ve Turizm Bakanlığına projeler sunmak amacıyla yapılan çalıştayda bir konuşma yapan Bayburt Valisi Yusuf Odabaş, “Bugünkü toplantımızın, asıl amacı: ‘Bayburt’ta ne yaparsak turizm ve kültür gelişmiş olur?’ düşüncesinden hareketle her sivil toplum örgütü ve her kamu kurum ve kuruluşu ne yapılması gerektiği konusunda görüşlerini belirtecek biz bu görüşleri alacağız, bir değerlendirmenin ardından proje şeklinde bakanlığa sunacağız. Önemli olan Bayburt’a bir şeyler yapabilmektir. Bayburt tarihi, coğrafi, güzellikleri ve değerleri olan bir il ancak bu değerlerin biz alt yapılarını güzelleştirip iyileştirip tanıtımını gerektiği gibi yapamadığımız için ulaşım aksanını bu güzergah üzerinde geliştiremediğimiz için Bayburt kendi içerisinde kapalı bir kutu olmaya devam ediyor” dedi.

Bayburt’ta turizmin gelişmesine katkı sağlayacak her konuyu rapor halinde bakanlığa sunacaklarını kaydeden Odabaş, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Baksı Müzemiz var. Aydıntepe Yeraltı mağaramız var. Çoruh nehrinin çok güzellikleri var. Çok güzel yaylalarımız var. Bunları bir proje dahilinde kullanılabilir ve iç ve dış turizme açabilecek şekilde alt yapısını iyileştirerek ve ulaşım aksamını da yeniden değerlendirip yatırımlarını yaparak turizmi ve kültürü Bayburt’a yeniden yeni bir şekliyle ortaya çıkarmak zorundayız. Tabi sektör olarak sadece turizm değil tarım, hayvancılık ve tarıma dayalı sanayinin de birlikte bunun götürülmesi lazım. Bütün bunları bu şekilde değerlendirdikten sonra kurumların kuruluşların bu konuda çalışmaları bize örnek olacak bize yön verecek ve bizde bunları değerlendireceğiz. Netice itibariyle Bakanlığın istediği şekildeki bir formata sokup Bakanlığa sunacağız. Bu günkü toplantının asıl amacı bu. Bu konudaki düşüncesi olan kurumların, kuruluşların, sivil toplum örgütlerinin, düşüncelerini de alarak bunlara resmi müracaat şekliyle değerlendirip, Bayburt’un turizm ve kültürünün gelişmesi açısından olan bütün taleplerimizi bakanlığa sunacağız. İlimizde eksik olan turizm ve kültür bürolarının açılması gerekiyor. Yeşil yol dediğimiz yayla yolların yapımının ve diğer yayla yollarına bağlantılarının da değerlendirilerek özellikle yazın yayla turizmini geliştirici alt yapının iyileştirilmesi yönündeki tüm taleplerimizle birlikte bu değerlendirme konusunda herkesin görüşlerini aktarmasını bekliyorum.”

“Bayburt Kalesi’ni bilen yok”

Bayburt’ta turizm açısından bir takım değerler olduğunu ancak bunların tanıtılması konusunda eksiklikler olduğunu kaydeden Vali Odabaş:

“Tabi bir takım varlıkların olması yetmiyor, bu varlıkların maddi, manevi veya kültürel, tarihi, inanç yönünden değerli olan hususları olmuş olması yetmiyor. Bu olmuş olan o varlıkların değerleri, görseli uygun bir şekille getirilmesi lazım. Şimdi Abdulvehhap türbesinden bahsediliyor ama ortada hiç bir şey yok. Ne yeşillik var, ne yolu var, ne suyu var, ne görsel güzelliği konumunda değil. Yani dolayısıyla bu tarihi inanç, turizm ve coğrafi yönünden güzellikleri olan bu değerleri olan görseli güzel bir şekille dönüştürmemiz lazım. Yani biz diyoruz ki alt yapısının mutlaka iyileştirilmesi lazım. Kişinin ve o çok değerli kişilerin orada bulunması yetmiyor. Onun orada hikâyesinin anlatılması, değerlendirilmesi, tanıtılması, o yörenin iyileştirilmesi, yeşillendirilmesi bir bütünüyle birlikte bir çalışma gerektiriyor. Daha fazla çalışmamız lazım, her zaman söylüyorum Bayburt’ta dört tarafı Çoruh nehriyle dönen bir Kale belki dört tarafı suyla çevrili kaleler çok azdır, ama bizim Bayburt’un kalesinin bu şekilde bizim Bakanlık bile bilmiyor yani hiç kimse bilmiyor sadece biz biliyoruz bende Bayburt’a gelmemiş olsaydım bu Kale’yi de görmemiş olacaktım yani bir değer açısı olması yetmiyor. O değeri değerli kılan tanıtımıdır, bu değeri değerli kılan süslenip püslenip tanıtıma uygun hale getirilmesidir” dedi.

“Bayburt’a turist Karadeniz’den gelecek”

“Biz Bayburtlular olarak alt yapıyı iyileştirme yönünde daha çok gayret ve çalışma içerisine girme zorunluluğumuz var. Dönem itibariyle çok önemli dönemden geçiyoruz, bu dönemi çok iyi değerlendirmemiz lazım. Tabi bu değerlendirmeleri de projeye dayalı olarak taleplerimizi sunmamız lazım. Benim bildiğim Üniversitenin bir çalışması var. Gerekirse o üniversitenin çalışması uzantısı doğrultusunda o değerleri projelendirerek ayrı ayrı projeleri bir kısmını Turizm Bakanlığına, bir kısmını Gençlik Spor Bakanlığına, bir kısmını değişik bakanlığa sunarak bu yatırımları gerçekleştirmek durumundayız. En önemli bir konuda mutlaka hepiniz katılacaksınız, bizim Erzurum’dan turist çekebilme imkanımız sıfır veya yüzde 20 bile değil. Biz aslında turisti veya turizm ve kültürel değerleri gelip görmek isteyenler daha çok Karadeniz’den gelecekler, dolayısıyla Karadeniz’den gelecek olan yol aksamının bir an önce programa girmesi lazım.”

“Arap turistleri Bayburt’a getirmemiz lazım”

“Bugün Uzungöl tarafına gelen Arap turistleri Soğanlı tünelinden veya Karaçam tünelinden Bayburt’a getirmemiz gerekiyor. Çünkü bu turist Trabzon’a gittikten sonra Gümüşhane üzerinden Bayburt’ta gelme ihtiyacını hmiyor. Uzungöl’e geldikten sonra, Aydıntepe’ye Bayburt’a Erzurum’a geçme alt yapısını oluşturma zorunluluğumuz var. Salmankaş tüneli bize güzergâh belirliyor ama bizim istediğimiz manada Arap turistleri Bayburt’a gelmesi yönünde istediğiniz neticeyi bize vermiyor. Dolayısıyla yatırım olarak başta Salmankaş tünelinin açılmasından sonra Karaçam tüneli veya Soğanlı tüneli addettirdiğimiz bu yolunda mutlaka programa girip başlamasının büyük bir faydası var. Bu duygu ve düşüncelerle Bayburt’un geleceğinde turizmi kültürü gelişmiş bir il olarak olma yönünde birlikte ve beraber çalışırsak bunu da sağlamış oluruz.”

Bayburt Belediye Başkanı Mete Memiş ise, Bayburt’un kültür ve turizm değerleri hakkında bilgi verdiği konuşmasında, Bayburt’un kültür ve turizm potansiyeli hakkında yapılması gerekenlerin projelendirilerek bakanlığa sunulması halinde sonuç alınacağını kaydetti. Başkan Memiş, Maliye Bakanı Naci Ağbal ve Bayburt Milletvekili Doç. Dr. Şahap Kavcıoğlu ile Bayburt’un siyasi gücünün arttığını ve bunun iyi değerlendirmesi gerektiğini kaydetti.

Memiş, Bayburt’un kültür turimz değerleri hakkında bilgiler verdiği konuşmasında şu ifadelere yer verdi:

“Bayburtlular olarak bugüne kadar miras yedik”

Bayburt’umuza olan sevgimizi yüksek sesle haykırmak yerine, Bayburt için ne yapabiliriz düşünmek ve bu anlamda çalışmaları sürdürmek daha doğru olacaktır. Biz Bayburtlular olarak bugüne kadar miras yedik. İnşallah bundan sonra bu kadim şehre, kültür şehrine, bir çok medeniyete ev sahipliği yapmış bu güzel şehre bir şeyler katalım. Bu anlamda şehrimizin kültür turizm envanterinin iyi çıkarılması lazım.”  Bayburt Kalesi ve Baksı Müzesi “Kültür turizmi adına sayılacak değerlerde Bayburt Kalesi birinci değerdir. Turistin gelmesi adına tek başına yeterli bir sebeptir. Kale ile ilgili çalışmaların biran önce yapılması gerekir. Yine kültür turizmi adına Baksı Müzesi başlı başına bir isimdir, bir semboldür. Hem Avrupa Müze Ödülü hem TBMM ödülü sahibi. Baksı Müzesi’nin yerli yabancı bir çok misafiri var. Biz Bayburt’a taraf olma adına Baksı Müzesi gelişimine katkı sunmamız gerekiyor.”

“Değerlerimizi yarıştırmadan dışarıya aktarmamız gerekiyor”

“Bayburt turizmi adına Dede Korkut Bayburt için önemli bir sembol ve değerdir. Bu konuda araştırmaları tarihçi ve edebiyatçılara düşer. Bize düşen Dede Korkut’un Bayburt’ta olduğunun ilan edilmesidir. Bu anlamda Bayburt olarak şanslıyız. Sayın Cumhurbaşkanımız Bayburt’taki konuşmasında ‘Bayburt Dede Korkut şehridir’ dedi. Bu ifadeler önemlidir. Bizler bu anlamda bu değerleri yarıştırmadan hepsini kültür turizmi açısından dışarıya doğru aktarmamız gerekiyor. Aydıntepe Yeraltı Şehri, Çımağıl Mağarası’nın eksikliklerinin giderilmesi, tanıtılması lazım. İnanç turizmi adına Hazreti Peygamberin sahabelerinden Abdulvahap Gazi Bayburt’tadır. Bunun Bayburt’ta olup olmadığını tartışmak bizim görevimiz değil tarihçilerin ve konunun uzmanları bunu yapar. Bunlar şehrimiz için birer nimettir.”

“Bir çok yerin hikayesinin yazılması lazım”

“Sağlık turizmi ile ilgili Kırkpınar’daki yılanlar. Bu konuda çok iyi bir çalışma yapılıp, bu anlamda tıpla çelişen taraflarının olmadığı bir yerde geliştirilmesi ve tanıtılması lazım.  Konuştuğumuz değerlerimizin hepsine birer hikaye yazılması lazım. Örnek olarak Aydıntepe Yeraltı Şehri ve Bayburt Kalesi suluklarının ve bir çok yerin hikayesini yazmamız gerekiyor.”

Kop Dağı Kayak Tesisleri

“Bütün bunların yanında turizm adına kış mevsiminde en önemli dağ sporları turizmidir. Diğer bölgelerdeki doluluk oranlarını duyduğumuz zaman Kop Dağı Kayak Tesisleri turizm adına Bayburt’un en önemli taşıyıcısı haline getirebilir. Kop Dağı Kayak Merkezi bir diğer ile alternatif olarak düşünülmeden  şehrimize kazandırılmalı.”

“İnşallah güzel bir rapor hazırlanır”

“Eğer biz bu hamuru oluşturursak bizi bu anlamda destekleyecek siyasi güçlü bir Maliye Bakanımız, milletvekilimiz, bürokratlarımız var. Gerekli çalışmaları yaparsak bu anlamda sıkıntı çekmeyeceğiz diye düşünüyorum. İnşallah bu çalışmaların sonunda güzel bir rapor hazırlanır ve bakanlığımıza sunulur.”

Bayburt Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nce hazırlanan  18 projenin katılımcılara tanıtıldığı sivil toplum kuruluşları da görüşlerini bildirdi.

Erenli’de Battal Gazi!

Eyüp Sultan Derneği Bayburt Şubesi temsilcisi Abdulkadir Temur, 3 hisarlı olan Bayburt Kalesi’nin dünyada ayakta kalan 3 kaleden biri olduğunu, ayrıca Çımağıl dışında Bayburt’ta tanıtılması gereken Köroğlu Mağarası olduğunu ve bunların turizme kazandırılması gerektiğini kaydetti.  Temur’un özellikle vurguladığı nokta ise Erenli Köyünde Battal Gazi’nin türbesinin bulunduğu ve buranın turizme kazandırılması gerektiği yönünde oldu.

Turizm durağı Aydıntepe Yaylası

Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Abdulkadir Karabulut, Bayburt’un Turizm Stratejisinin Trabzon odaklı olmasını belirtti Erzurum ile aynı kültürel ve turizm dokusuna sahip olduğundan Erzurum’a gelen turistlerin Bayburt pek ilgisini çekmeyeceğinden bu nedenle Trabzon’a gelen turistlere yönelik strateji hazırlanması gerektiğini söyleyen Karabulut,  DOKAP kapsamında Doğu Karadeniz’de Turizm Duraklarının olduğunu belirterek, Bayburt’ta da turizm durağı olarak Aydıntepe yaylasını ve göletini önerdi.

“100. yıla 100 dile çevrilmiş Dede Korkut Destanları”

Bayburt Üniversitesi’nden çalıştaya katılan Yrd. Doç. Dr. Metin Yurtbaşı ise, İngilizce eğitimi alanında uzmanı olarak görev yaptığını söyleyerek Dede Korkut Destanları’nın sadece 2 yabancı dile (İngilizce ve Fransızca) çevrildiğini, Andersan Masalları gibi batı kaynaklı benzer hikayelerin 100’den fazla dile çevrildiğini vurgulayarak Dede Korkut Destanlarının da 100. Yılına yaklaşan Cumhuriyetin 100 yılına 100 Dile Çevrilmiş Dede Korkut Destanlarını hediye etme projesinin mutlak uygulanması gerektiğini belirtti.

Slow City

Bayburt’un Slow City (CittaSlow – Yavaş Kent) olabileceğini bu yapıya uygun olduğunu belirten Atlı Spor Kulübü ve Cirit Takımı Temsilcisi Arif Köprücü, yaklaşık 50 kriteri olan bu uygulamaya Bayburt’un başvurması gerektiğini belirtti. Köprücü, ayrıca  Kop Köyü’nde Veysel Karani Hazretleri’nin kemeri olduğunu ve kültür turizmine kazandırılması gerektiğini de kaydetti.

“Çok çalıştay yapıldı ama projeye dökülmedi”

Bayburt Tarih – Kültür ve Edebiyat Derneği (BAYDER) adına çalıştaya katılan Mutlu Adak ise bir soru sormak istediğini ve birkaç katıda bulunmak isteğinde olduğunu belirterek söze başladı. Sorusunda BEKDER tarafından 2010 yılında Bayburt Turizm Arama Konferansı gerçekleştirildiğini, Kültürün Kale Kenti eseriyle ilin Turizm Envanterinin BEKDER tarafından yayınlandığını KUDAKA’nın ilde turizmle ilgili çalıştaylar ve yayınlar yaptığını, İlin Turizm Master Planı olduğunu, en son da geçen yıl Gazeteciler Cemiyetinin geniş katılımlı çalıştay yaptığını belirterek aslında turizm için bilgi alt yapısının hazır olduğunu; ama senelerdir bu eser ve çalıştayların sonuçlarının projeye veya çalışmaya dökülüp yeterince değerlendirilmediğini belirtip bu çalıştayın da mı böyle olup olmayacağını sorarak kaygısını dile getirdi.

Adak, özellikle turizm aktivitelerinin ilde sayısının artması gerektiğini, turizm sektöründe çalışanların niteliklerinin yetersiz olduğunu (özellikle yabancı dil açısından), Bayburt’un kokartlı bir turist rehberi olmadığını, TÜRSAB’a kayıtlı ilde 3 acente olduğunu ama yalnızca bilet sattıklarını tur düzenleme kapasitelerini ve araç sıkıntılarının giderilmesi gerektiğini vurgulayarak ilse turizmi sahiplenme kültürünün yetersiz olduğunu belirtti.

“20 alanda bir rapor hazırladık”

Bayburt Ticaret ve Sanayi Odasını temsilen gelen Önder Karaoğlu ise ilin ciddi eksiklerinin olduğunu söyledi. Bu alanda 20 alanda bir rapor hazırladıklarını yazılı olarak çalıştay koordinatörüne sunacaklarını belirtti. Konuşmasında özellikle ilin ciddi alt yapı eksiklerinin olduğunu belirterek ulaşım yönünden ilin problemlerini dile getirdi. Sonra ilin Turizm Pazarlama Stratejisinin olmadığını vurgulayan Karaoğlu, Bayburt turizme yönelik acil satış politikasını oluşturması gerektiğini belirtti.

“Artık eyleme geçilmeli”

Bayburt Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Yaşar Yıldız da senelerdir bu konuların konuşulduğunu, artık eyleme geçilerek bir şeylerin yapılması gerektiğini vurguladı. Ayrıca il olarak tespitlerdeki hataları vurguladı. Örnek olarak yıllarca Bamsı Beyrek ziyaretgahı olarak turistlerin ağırlandığı bir yerin sonradan Abdulvahap Gazi Türbesi’ne dönüştüğünü belirterek, tespitlerin kısa bir süre içerisinde değişime uğramasının garip olduğunu belirtti.

“Kop Dağı ve endemik bitki”

Bayburt Bilim Eğitim ve Kültür Derneği Başkanı Mete Emir, önceden yapılan çalışmaların aslında yeterli doneler verdiğini belirterek, KUDAKA’nın İnovasyona Dayalı Turizm Stratejisi ve Eylem Planı adlı eserin önemli tespitlerinin olduğunu belirterek, bu çalıştayın umut taşıdığını ve buradan çıkacak sonuçların eyleme dönüşmesini gerektiğini belirtti. Ayrıca Kop Dağının endemik bitki ve ender kelebek türlerine sahip olmasıyla dünyada biricik olduğunu, Bayburt’un bu biricik değerini mutlaka kullanması gerektiğini vurguladı.

Haber: Bayburt Postası