Bayburt Belediyesinden Köy Muhtarlarına ve Dernek Başkanlarına Akşam Yemeği…
Bayburt Belediyesi tarafından Bayburt’a bağlı köy muhtarları ve il dışında bulunan dernek başkanlarına akşam yemeği verildi. Yemekten sonra uzunca süren toplantıda Belediye Başkanı Mete Memiş ve Milletvekili Bünyamin Özbek katılımcılara gurbetçilerin ikametlerini Bayburt’a almaları hususunda konuşmalar yaptılar.
Bayburt Konağı’nda gerçekleşen toplantıya Vali Mükerrem Ünlüer, Milletvekili Bünyamin Özbek, Belediye Başkanı Mete Memiş, İl Genel Meclisi Başkanı Yusuf Elçi, Ak Parti İl Başkanı Hakan Kobal, Bayburt Vakfı Başkanı Doç. Dr. Şahap Kavcıoğlu, Bayburt Kültür ve Yardım Derneği Başkanı Faruk Kılıçarslan, il dışındaki Bayburt dernek başkanları ve köy muhtarları katıldı.
“Belediye ve Valilik Olarak Elimizden Ne Geliyorsa Bunu Yapacağız”
Yemekten sonra ilk konuşmayı gerçekleştiren Belediye Başkanımız Mete Memiş, toplantının ana fikrinin il dışından gelen misafirlerimizin kayıtlarını Bayburt’a almaları konusu olduğunu ve Bayburt’un geleceği açısından bunun zaruret olduğunu belirterek, “Sadece fikirlerimizi beyan edip geçmeyeceğiz. Bunun bir an önce hayat bulması için özellikle muhtarlarımız, denek başkanlarımız, belediye ve valilik olarak elimizden ne geliyorsa bunu yapacağız” dedi.
“Bayburt, 75 Bin Nüfusa Göre Aldığı Parayla 5,6 Ay 125 Bin Nüfusa Göre Hizmet Ediyor”
Bayburt’un nüfusunun 75 bin olduğunu ama yaz sezonunda ise Bayburt’a 125 bin kişinin yaşadığını dile getiren Belediye Başkanımız Memiş, “Hâlbuki devlet hem İl Özel İdareye hem de Bayburt Belediyesi’ne 75.000 nüfusa göre yardım yapıyor. Dolayısıyla Bayburt, 75 bin nüfusa göre aldığı parayla 5,6 ay 125 bin nüfusa göre hizmet ediyor. Hastanelerimiz yaz aylarında çok dolu oluyor. Bunun sonucunda misafirlerimiz hastanenin kalabalığından hep şikâyetçi oluyorlar. Tabi burada hastane 75 bin nüfusa göre planlanmış; doktorları, hemşireleri, çalışanları ona göre tayin edilmiştir. Yaz nüfusu 125 bin olunca doktor sayısı ister istemez yetersiz kalıyor. Bütün bu problemleri üst üste koyduğumuz zaman bunun tek çözümü var; dışarda yaşayan misafirlerimiz, kıymetli büyüklerimiz, kıymetli kardeşlerimiz, kıymetli dostlarımız, nüfuslarınızı il olarak Bayburt’a almanızdır” diye konuştu
“Görevli Memurlarımızla Birlikte Bizlerde Gerekirse Çalışacağız”
Zaruri olarak ikametleri bulundukları illerde olmaları gerekenler dışında bütün hemşehrilerimizden bu hassasiyeti beklediğini ifade eden Belediye Başkanımız Memiş, “Bu olmazsa bunu sonucu yaz sezonunda hizmetlere yansıyacaktır. Hizmetlerimiz her yaz daha azalacaktır ve misafirlerimizin şikâyetleri daha da artacaktır. Bu konuda yapılması gerekenler hususunda valilik ve belediye olarak üzerimize düşeni yapacağız. Görevli memurlarımızla birlikte bizlerde gerekirse köyleri dolaşıp misafirlerimizin kayıtlarını Bayburt’a almaları hususunda çalışacağız. Bu konuda sizlerin gereken hassasiyeti en az bizler kadar göstereceğinize inanıyorum” şeklinde konuştu.
“En Fazla Nüfus Kaydı Yapan Muhtarlarımızı Umreye Göndereceğiz”
“Bayburt Belediyesi adına diyorum ki, en fazla nüfus kaydını geçiren muhtarlarımızı Bayburt Belediyesi olarak umreye göndereceğiz. Köy nüfus oranına göre en fazla hangi muhtarımız daha çok ikametgâh geçişi yaptırabilirse onu umreye göndereceğiz.” İfadelerini kullanan Belediye Başkanımız Memiş konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
“Burada iki şey önemli; birincisi bizlerin Bayburtluluğu, eğer öğündüğümüz gibi gerçekten Bayburtlu isek bunu gösterelim. Nüfusumuzu artıralım. İkincisi ise hem vatandaşlık görevimizdir hem de sorumluluk alanımızdır. Ben şehir merkezinde 36.000 nüfusa göre hizmet ediyorum. Bayburt Belediyesinin devlet bütçesinden aldığı pay bu nüfusa göredir. Ben yaz nüfusu 50 bin olan, 60 bin olan bir şehre hizmet ediyorum. Bu şekliyle de Bayburt her yıl geriye gider, çok sevdiğimiz Bayburt cazibesini kaybeder. Biz diyoruz ki, Çoruh’u güzelleştireceğiz; Porsuk Çayı’nın Eskişehir’e kattığı değeri, biz Çoruh’la Bayburt’a katacağız. Peki, bizim sermayemiz nerde, makine parkımız nerde? Biz ancak 36 bin nüfusa göre planlanmış ve verilen bütçeye göre hizmet edebiliyoruz. Hizmetlerimizin en güzel şekilde yürümesi için, hizmetlerimizin en verimli maksimum seviyeye ulaşması için bu konuda hepimiz sorumluluğumuzu yerine getirmeliyiz.”
“Şehrimizde Bulunan Misafirlerimizin Buraları Mutlaka Görmelerini İstiyorum”
“Bayburt Belediyesi olarak Şehit Osman’da, 30’u bir, 20’si de bir olmak üzere 50 adet yazlık evi yapıyoruz. Bunlardan 20 tanesi 2,5 kat 135 metrekare olmak üzere her birinin de 100 metrekare bahçesi var. 30 tanesi de 55 metrekareden oluşan apart evlerimiz var. Bunların hepsini de Bayburt Belediyesi olarak satıyoruz. Satış şartlarımızı da en kısa zamanda açıklayacağız. Bunların dışında Şehir Parkı’nın ilerisinde 55 adet apart evlerimiz var; bunları da yazlık olarak kiralayacağız. Şehrimizde bulunan misafirlerimizin buraları da mutlaka görmelerini istiyorum.”
“Bayburt’u Çok Seviyorum Demekle Bayburt Çok Sevilmez”
“Bayburt’a dışarıdan gelip, Bayburt Belediyesi sınırları içerisinde toplu olarak (site şeklinde) ev yapmak isteyen arkadaşlarımıza belediye olarak arsaları makul bir fiyatla tahsis edelim. Bayburt’umuzu bu şekilde büyütelim. Bayburt’u ne kadar çok sevdiğimizi gösterelim. Bayburt’u çok seviyorum demekle Bayburt çok sevilmez. Nasıl ki kahrolsun Amerika demekle Amerika kahrolmuyor, Bayburt seni çok seviyorum demekle de Bayburt çok sevilmiyor. Bu anlamda Bayburt’u yukarıya taşıyacak, Bayburt’a iklim kazandıracak düşünceleri, fikirleri hayata geçirirsek Bayburt’u o zaman sevmiş oluruz.”
“BAYBURT’U MASAYA YATIRMAK İÇİN SİZLERLE BİR ARAYA GELDİK”
Toplantıda bir konuşma yapan Milletvekili Bünyamin Özbek ise şu ifadelere yer verdi:
“Bayburt’u masaya yatırmak için sizlerle bir araya geldik. Bayburt’a ne yapabiliriz? Bayburt’un daha ileri nasıl götürebiliriz? Daha huzurlu ve rahat bir şekilde nasıl yaşamımızı idame ettirebiliriz? Bunları sizlerle paylaşmaya geldik.
1989 yılına gidelim; Bayburt’umuz vilayet oldu. Vilayet olduğunda belki 100 bin civarlarında nüfusumuz vardı. Şu anda nüfusumuz düştü. Biz Bayburt, Gümüşhane vs. Anadolu şehirleri olarak maalesef hep göç veren şehirler olduk. Görünüyor ki, vermeye de devam edeceğiz. Bunun değişik sebepleri var. Siyasi, ekonomik, sosyal sebepleri var. Vilayetlik Bayburt için bir kazanç oldu. Göçü bir nebze durdurdu. Eğer biz 1989 yılında vilayet olmasaydık bizim nüfusumuz şu anda 20 bin civarlarında olabilirdi. Vilayetlik bize, Bayburt’a bir artı kazandırdı. Göçü durdurmak için son 20 yıl içerisinde farklı bir şey daha oldu. Üniversite Bayburt’umuza geldi. Dışarıdan öğrenci gelerek Bayburt ekonomisine bir şekilde katkı sağlıyor. Üniversitenin Bayburt’a gelmesi de göçü bir nebze durdurdu. Onun dışında farklı göçlerimiz oluşmaya başladı. Özellikle son yıllarda dışarıda yaşayan insanlarımız çocuklarını evlendirmek için Bayburt’a geliyorlar. Düğünleri yapıp kızları gelin olarak Ankara’ya, İstanbul’a, Avrupa’ya götürüyorlar. İstanbul’a bir kızımız gelin olarak gittiği zaman birkaç sene sonra bakıyorsunuz ki babasını da oraya alıyor, kardeşini oraya alıyor. Bu şekilde göçler de olmaya başladı.”
“Köyde Yaşayan Gençlerimizde Evlenme Sıkıntısı Başladı”
“Eğitim göçümüz var. Çocuklarımız okumak için dışarı gittiğinde maalesef Bayburt’a hizmet etmek için geri dönmüyorlar. Doktor, öğretmen, mühendis oluyor ama geri dönüş olmuyor. Onun dışında ekonomik imkânlar nedeniyle göçümüz var. İnsanlar ekonomik anlamda geçinebilmek için Bayburt’ta fazla şekilde fırsat bulamadıklarından dolayı göç oluyor. Bir farklı olgu insanımız artık daha köyde yaşamak istemiyor. Bu Bayburt’un meselesi değil dünyanın meselesi. Kırsaldan şehre dünyada göç var. Türkiye’de de bu göç devam ediyor. Vatandaş hayvancılık yapıyor, iyi de bir geliri var. Bize gelip ‘Vekilim, ben çocuğumu evlendiremiyorum. Benim işe ihtiyacım var. Şu çocuğumu altı aylık temizlik firmasına yerleştir. Evlendireyim ondan sonra çıksın.’ Köyde yaşayan gençlerimizde evlenme sıkıntısı başladı, bunu da hissediyoruz. “
“Sadece Nüfusa Göre Gelen Parayla Köylerimize Hizmet Götürmeye Çalışıyoruz”
” Bu göç böyle devam ederken burada yaşayan insanlar daha rahat nasıl yaşayabilir. Onu da hep birlikte düşünmemiz gerekiyor. Benim köydeki, şehirdeki vatandaşımın daha rahat yaşayabilmesi için belli imkânlarımızın olması gerekiyor. Belediyemize bakıyoruz. Geliri devletten geliyor. Bayburt’a, Gümüşhane’ye, İstanbul’a, Ankara’ya nüfusa göre gelen parayla hizmet üretmeye çalışıyor. Bir de içme suyu geliri var. O da çok cüzi bir gelir. Onun dışında başka gelirimiz yoktur. Özel İdareye bakıyoruz sadece nüfusa göre gelen parayla köylerimize hizmet götürmeye çalışıyoruz. 2011 yılında başka olumsuz bir şey oldu. Ne oldu? Milletvekili sayımız ikiden bire düştü. Bunu konuşurken zannetmeyin ki, ben veya başka bir arkadaşımız milletvekili olsun diye bu çalışmayı yapıyoruz. Bayburt’ta bir milletvekili var. O da iktidar partisinden. Ardahan’da iki milletvekili var. Biri iktidar partisinden biri muhalefet partisinden. Ardahan’da bir milletvekili ile hizmet ediyor. Tunceli’nde iktidar partisinin hiç milletvekili yok. Iğdır’da yok, Hakkâri’de yok. Bu milletvekili meselesi değil. Bu biz nasıl rahat yaşayabiliriz? Onun meselesi.”
“Bilecik’ten Sonra Nüfusa Göre En Fazla Doktor Bayburt’ta Var”
” Dün hastane acil servise 600 hasta gitti. Bunların 400’ü dışarıdan gelen misafirlerimiz. Hava değişikliği vs, rahatsızlanan acile gidiyor. Acilde kaç doktorumuz var? İki doktorumuz var. Bu iki doktor 600 hastaya bakmak zorunda kalıyor. Orada kavgalar, tartışmalar oluyor, doktorlarımızın psikolojisi bozuluyor. Hastalarımızın psikolojisi bozuluyor. Sağlık Bakanlığına gidiyoruz, bizim doktora ihtiyacımız var diyoruz. Verilere bakıyorlar, diyorlar ki Bilecik’ten sonra nüfusa göre en fazla doktor Bayburt’ta var. 75 bin nüfusa göre bu kadar doktor. Yani bin kişiye Bayburt’ta bir doktor düşüyor. Veri aslında çok yüksek bir oran. Ama Haziran ayında bu veri çok ciddi anlamda aşağı düşüyor. Peki, ne yapacağız bunu? Devlet Bayburt’a doktor gönderirken Bayburt’a farklı, Gümüşhane’ye farklı, diğer illere farklı davranmıyor. Belli bir kriteri var, ona göre doktor gönderiyor. Ona göre memur gönderiyor. Vergi dairesine, özel idareye memur gönderiyor ona göre gönderiyor. Bu konuda sıkıntılarımız var. “
“Nüfusu Nasıl Artırabiliriz Diye Tam 111 Köyü Ziyaret Ettim”
“Ben aday olduğum günden beri bu nüfus çalışmasını gittiğim her yerde anlattım. Özellikle emeklilerimizin ikametgâhlarını Bayburt’a alması hususunda köylerde, şehirde, oturduğumuz ortamda, il dışındaki derneklerimizde, derneklerimizin yapmış olduğu büyük toplantılarda, Erzurum’da anlattık; ama bir gelişme sağlayamadık. Çoğu muhtarımız bilir. Geçen yaz ben bir seferberlik başlattım. Tam 111 köyü ziyarete gittim. ‘Nüfusu nasıl artırabiliriz, kayıtlı nüfusu nasıl buraya aldırabiliriz’ şeklinde oldu başka bir konu yoktu. 111 köyü gezdim, camilerin önünde oturdum. Gittik, camilerin önünde hiç kimse yok, anons yaptık kendi kendimize. Buyurun gelin diye. Bizim yanımıza gelen vatandaşların yüzde 80’i dışarıda oturan büyüklerimizdi. Bu konuşmayı yaptığımızda, bu talebimizi ilettiğimizde herkes bize teşekkür etti hassasiyetimizden dolayı. ‘Çok güzel düşününmüşsünüz, hemen pazartesi gidip kayıtlarımızı Bayburt’a alacağız’ dediler. Aralık 31’inden sonra 5 bin civarında bir nüfus artışı beklerken, nüfus açıklandı. 170 kişi daha azalmışız.”
“Eğer 31 Aralık’ı 10 Bin Veya Daha Fazla Nüfusla Atlatabilirsek 2015 Yılında Gelecek Yatırım Ciddi Anlamda Artacak”
” Gidiyoruz, bize bir de akıl veriliyor. Gidin üniversite öğrencilerini kaydedin Bayburt’a. Eyvallah. Sen ne yapacaksın. 5 bin öğrenci var yurdun dışında kalan. Bunların yaklaşık 2 bin 500’ü Bayburt’a kayıtlı. Soysal Yardımlaşma Vakfı ve Belediye olarak 2 bin 500 öğrenciyi nasıl kaydedebiliriz onun çalışmalarına başladık. Öğrenciler geldiğinde bu çalışmayı biz yapacağız. Peki, muhtarlar olarak bizim ne yapmamız gerekiyor? Bu çalışmalarda özellikle muhtarlık adaylıklarından dolayı silinen kayıtlarımız da vardı. Oy verilmediği için kayıtlar silindi. Ben önemli değilim, muhtar şahıs olarak sizler de önemli değilsiniz. Önemli olan Bayburt. Ben muhtar olmam başka birisi olur. Muhtarlık seçimine beş yıl daha var. Şu 31 Aralık’ı bizim atlatmamız gerekiyor. Eğer 31 Aralık’ı 10 bin veya daha fazla nüfusla atlatabilirsek 2015 yılında gelecek yatırım ciddi anlamda artacak, bu yardım sizlere bizlere yansıyacaktır. Nüfusumuzu 10 bin artırabilirsen 2015’teki genel seçimlerde milletvekili sayımız da iki olacaktır. “
“Maalesef Kuru Kuruya Bayburtluluk Yapıyoruz”
” Bir Elin Nesi Var, İki Elin Sesi Var’ Bunun zorluğunun ben Ankara’da gördüm. Tek başınasın. Bir bakanın, müsteşarın yanına gittiğin zaman, iki kişi gittiğin zaman daha güçlü oluyorsun. Gümüşhane Ak Parti’ye Bayburt’tan bir iki puan daha fazla destek veriyor. Gümüşhane’nin nüfusu 140 bin bizim 75 bin. Bakan olsanız hangi ile yatırım götürürsünüz. Bundan dolayı güçlü olmanız gerekiyor. Bunu yapıp başaracağız. Türkiye’de, dünyada hangi şehre giderseniz gidin vilayetini en fazla seven il Bayburt’tur. 100 kişilik Ortamda bir Bayburtlu olsun, konu Bayburt’a gelir ve Bayburt konuşulur. Bayburt’u tanımayan insanlarda bu Bayburt nasıl bir yer derler. Biz Bayburt’u sohbetlerimizin konusu yapabiliyoruz; ama bu kuru kuruya Bayburtluluk. Maalesef kuru kuruya Bayburtluluk yapıyoruz. Buna da bizim ihtiyacımız yoktur.”
“Senin Kaydın İstanbul’da İken Bayburt’taki Hastaneye Nasıl Gidiyorsan Bayburt’taki Kaydınla da İstanbul’da Hastaneye Gidebilirsin”
“Dernek başkanlarımız burda. Bayburtlunun İstanbul’daki nüfusu Ordu’nun nüfusundan daha fazla. Ordu büyükşehir olabilmesi için bir ayda 50 bin kişi taşıdı Ordu’ya. Geçen sene Gümüşhane beş bin taşıdı. Ondan önceki sene Tunceli 10 bin taşıdı. Bir ortamda oturduklarında Tunceli şöyle böyle diye anlatmazlar. Bayburtlular bunu çok iyi becerirler; ama nüfus idaresine gidip de ‘Kardeş ben Bayburtluyum, kaydım burada olsun’ kimse demiyor. Bazen jandarma ceza keser diye eleştiriler alıyoruz. Öyle bir şey yok. Eğer altı ay sen burada kalıyorsan Nisan ayında gelip Kasım ayında gidiyorsan bunun bir bedeli var. Kasım ayında geri döndüğünde Ocak ayının birinde git kaydını İstanbul’a al. Benim kaydım Bayburt’ta iken İstanbul’a nasıl gideceğim. Senin kaydın İstanbul’da iken Bayburt’taki hastaneye nasıl gidiyorsun? Maaşını nasıl alıyorsun. Senin ikametgâhın İstanbul’da. Maaşını alabiliyorsun, devlet dairesinde işini görebiliyorsun, hastanede gidip bakılabiliyorsun. Niye bu ters işlem olduğu zaman bundan çekiniyoruz? Bu aylarda her köyümüzün nüfusu iki üç kat artmış. Muhtarlarımız lütfen dışarıdan gelen misafirlerimizin nüfusunu Bayburt’a aldıralım.”
“Daha Fazla Hizmet Alabilmek, Gücümüzü Artırabilmek İçin Bize Yardımcı Olun”
Bayburt birlik beraberlik içerisinde olduğu zaman çok şeyler başarıyor. Bayburt’un ekonomik bir gücü yoktur. Nüfus yoğunluğu, terör, sanayi yoktur. Neye göre Bayburt vilayet oldu. Birlik beraberlik içerisinde olarak siyasi parti gözetmeden her tarafa koştuk. Dedik ki vilayet olmak istiyoruz. Rahmetli Özal Hakkari’de miting yaptık. Gittik ‘Bayburt vilayet olmak istiyor’ Kayseri’ye gittik, Trabzon’a gittik ve başardık bunu. Bunu tekrar başarabiliriz. Bayburt olarak daha fazla hizmet alabilmek, gücümüzü artırabilmek için bize yardımcı olun.”
“20 Haneliğe Göre Aldığımız Parayla 40 Hanelik Köye Hizmet Ediyoruz”
“Ben 20 hanelik köye 20 lira para harcayabileceğim. Yazın 20 hanelik bir köy oluyor 40 hane. Nüfusa bakıyorum ben 20 haneliğe göre para harcayabilirim. 40 haneliğe göre para harcayamam. Ona göre bana para gelmiyor. Burada yaşayan muhtarlarımız hakkını savunabilmesi için o dışarıdaki insanlarımızı yönlendirmemiz gerekiyor. Ben o insanların Bayburt’a kayıtlarını alacağına inanıyorum. Yeter ki biz seferber olalım. Bu hususta dernek başkanlarımızla, sayın valimizle birlikte bir toplantı yaptık. O toplantının sonucunda bugün bu toplantıyı yapalım dedik. Sabah Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğünde kısmen bu konudan bahsettik.”
“Destek Olan Köylerimize Milletvekili Olarak Elimden Gelen Desteği Vereceğim”
“Şimdi biz valilik olarak değişik kurumlardan değişik memurlar görevlendirerek bu işleri yapmak istiyoruz. Muhtar da orada bize sahip olacak. Bana dediler ki geçen sene de söyledin, niye yapmadın? Ben de dedim ki 170 kişi azaldık. Ama Petekkaya köyümüz bu hususta başarılı çıktı. Bu konuda muhtarımızla görüşüp taleplerini yerine getireceğiz. Destek veren köylerimize ben siyaseten, milletvekili olarak elimden gelen desteği vereceğimin sözünü ifade etmiş oluyorum. Bayburt bizim. Gidecek başka yerimiz yok bizim. Biz burada yaşayacağız, burada öleceğiz. Bu hususta 7’sinden 70’ine herkes bu kampanyaya destek versin. Ya Allah bismillah diyoruz, inşallah köylerimize gittiğimizde bugünden itibaren başlıyoruz.”
Milletvekilimiz Özbek’in ardından Nüfus İl Müdürü Mustafa Göktürk, il dışından gelen Bayburtluların ikametlerini Bayburt’a nasıl almaları gerekiyor konusunda bilgiler verdi. Müdür Göktürk, vatandaşların Bayburt’ta oturdukları evlerin hane numaraları ve kimlik bilgileri ile birlikte Nüfus İl Müdürlüğüne gelmelerinin yeterli olacağını bildirdi.
Son olarak kısa bir konuşma yapan Vali Mükerrem Ünlüer ise yapılması gerekenler hususunda Nüfus İl Müdürü Göktürk ve görevlilere talimat verdi. Toplantı katılımcıların da söz alarak konuşma yapmalarıyla sona erdi.