Türk Müziğinin duayenlerinden Şair-Yazar-Bestekar Fırat Kızıltuğ, Bayburt Şikesteleri serisinin onuncusunu da yazdı.
Türk Müziğinin duayenlerinden Şair-Yazar-Bestekar Fırat Kızıltuğ, Bayburt Şikesteleri serisinin onuncusunu da yazdı. Kızıltuğ, 1948 yılında çocuk yaşta ayrıldığı Bayburt’a 1997 yılında dönmüş ve sabahın ilk ışıklarında Çarşı Köprüsü’nde Çoruh’un sesini dinledikten sonra konakladığı Otel Adıbeş’e kapanarak 3 gün dışarı çıkmamış ve ilk Bayburt Şikestesi’ni yazmıştı.
Türk şair Şehriyar’ın Tebriz’de Heyder Baba Dağı’na hitaben yazdığı ‘Heyder Baba’ya Selam’ adlı şiirlerden esinlenen Kızıltuğ, Bayburt’un simgesi, çocukluğunun unutulmaz anılarını saklayan Şehit Osman Dağı’na ithafen yazdığı şikestlerin ilkini 1997 yılında kaleme almış, sonraki yıllarda ziyaretler sıklaştıkça şikestelerde ardı sıra gelmişti. ‘Şikesteler’ adlı kitabında Çanakkale, Kırım, Şeki, Tebriz, Kerkük, Ohri, Üsküp, Pürzerrin Şikesteleri ile birlikte yer alan dokuz Bayburt Şikestesi’ne bir yenisi daha eklendi. Kızıltuğ, Bayburt Tarih-Kültür ve Edebiyat Derneği’nin (BAYDER) davetlisi olarak 18-20 Mayıs 2017 tarihlerinde geldiği Bayburt’a yeni bir şikeste daha armağan etti.
Hicrani Baba vurgusu..
Son ziyaretinden 20 yıl önce ilk şikestesini yazdığı zamanın Otel Adıbeş’i şimdinin Büyük Bayburt Oteli’nde konaklayan Kızıltuğ, 10. şikestesinde Hicrani Baba’dan bahsetti.
Babasının yakın dostu olan Hicrani Baba’nın şiir defterini elinde bulunduran ve halen yayınlanmayan şiirlerini yeni Türkçeye çeviri yaparak ara ara gazetemizdeki köşesinden yayınlayan Kızıltuğ’un Bayburt ziyaretinden izler taşıyan son şikestesi şöyle:
Bayburt Şikesteleri-10
1-
Şehid Osman, soyuh yağmurlar yağir,
Kümbetin altına al beni beni,
Gemertay ne faat üstünden doğir?
Serimi sevdâna sal beni beni.
2-
Mehmanhana ayni Coruh da ayni,
Türküsü inceden, sazılir eyni,
Şehid Nusret’in de az bükük boyni;
İnciltti egükden dal beni beni.
3-
Coruğun türküsü bildük âhenkde,
Yemyeşil sulari ayni irenkde,
Gabarir gabarir coşir ürekde;
Nitgim alıp eder, lal beni beni.
4-
Şehid Osman, Mayıs on sekiz geldim,
Soyuh yağmurlara üzümi gerdim,
İgirmi yıl evvel ayni yerdeydim;
Gene şikesteye çal beni beni.
5-
Aras boylarında andım adıni,
Vardar Sularında dattım, dadini,
Nil’in dahi gırdım çöl inadıni;
Götüre Coruh’da sel beni beni.
6-
Şehid Osman bina mina çoğalmış,
Suların üsdüni körpüler almış,
Yeşillik çoh ama pek çoh azalmış;
Dilhûn edir bele hal beni beni.
7-
Evimize gettim goni gonşi yoh,
Torunnar gurbette, dede, nene yoh,
Gapılar hep kitli, uşah muşah yoh;
Uzağa götür at, gel beni beni.
8-
Bahsı’da Coruh çevrim, fırlanir,
Dağlardan oyduği yerde dolanir,
Uzahdan uzağa Fırat’ı tanir,
Görmirdi tam onbir yıl beni beni.
9-
Şehid Osman, Coruğun sesini aldım,
Burada böyütdüm âlete saldım,
Gizli gizli birez kirpig islattım;
Gözlerim diyir ki, sil beni beni. .
10-
Ahbunus’dan geşdim Baba Hicran’la,
Yeşil bahçaları, süzülir gamla,
Sehksen yıl evvelki sazın babamla;
Geresen köksüne tel beni beni. .
11-
Ben (re) diyemezdim (le) idi lâfım,
Hicrânî Baba’ca geşdi hilâfım,
Seni bulamiram birez tuhafın;
Terketmez inşallah dil beni beni.
12-
Adum Fırat ya, işte sebep bu!
Sular bulutlarda huu çekir hu hu!
Bu ne tevür dertdür, bilmirem yâhû?
Hele zannedirler, kal beni beni.
Haber: Bayburt Postası
Çok güzel. Keşke görebilseydim hocamızı. sebep lanlardan allah razı olsun.